top of page

BURNING: KADIN KUNDAKÇILARI

Bu yazı Sekans dergisinde yayınlanmıştır: Okumak için tıklayın...

“Konu metaforlar olduğunda sinema eleştirisi tökezler. Film çözümlemeyi neredeyse her bir imgeyi soyut bir kavramın metaforunaya da bir mite gönderme olarak tanımlayıp, spekülatif bir sözlükçeye dönüştürme eğilimi ile sık karşılaşırız: Çekmece bilinçaltı, kuyu teolojik bir kıssa. Bu eğilime, fazlasıyla öznelolduğu, teorik bir çerçeveden beslenmediği veapofenik bir yaklaşım geliştirdiği gerekçesi ile itirazlar da gecikmez. Filmleri metaforik eğilimlerle çokça yorumlanmış başlıca yönetmenlerden biri olan Tarkovski’nin deyişiyle “sinema dolaysız bir araçtır.”(2008: 48)Çekmece çekmecedir. Yolda uyukladığı için boynu tutulan İsa onu kafasının altına koyup amacının dışında kullanır yalnızca(İklimler, 2006). Kuyu bir su kuyusudur. Emekli öğretmen İdris’in çorak bir toprak parçasına bereket getirme amacı için kazılır(Ahlat Ağacı, 2019). Bütün bunlara karşın, sinematografik imgeler üzerinden metaforik yaklaşımlara kapıları tamamen kapatmak da pek mümkün görünmez. Ana karakteri Melanie’yi telefon kulübesinin içine hapsederek kafesteki kuşa dönüştürdüğünü bizzat Hitchcocksöyler. Taxi Driver’ın(Scorsese, 1976) senaryo yazarı Paul Schraderiçin de taksici, “kentsel yalnızlık” temasının mükemmel bir metaforudur (Whittock,1990). Metaforu görüntünün kendisi olarak tanımlayanTarkovski,kendisini metaforik yollardan ifade etmeyi tercih ettiğini de söyler: “Hayatımız metafor, başından sonuna kadar. Etrafımızdaki her şey metafor.” (2009: 108)”


"Ancak karşımızda, bakışını ideolojisizleştirmeye çalışıp, söz oyunları ya da bilmecelerle ilgi çekmeye çalışan bir film yoktur. Aksine Burning, doğrudan toplumsal uzamdaki çelişki, ayrım ve çatışmalar üzerine bir filmdir. Sınıflar, görünümler, değerler karşısında sahanın çoklu karmaşasından değil, ekranın melodramatik imgesinden beslenmek, ideoloji borazanlığının alışkanlıklarından biridir. Buna karşın Burning’dekarşımızdaki imge melodramatik değil,dramatiktir. Başlıca üç karakter,üç ayrı sınıfsal konumun temsili konumundadır. Okulunu bitirmiş, yazar olmaya çalışan LeeJong-suile yaşamının bu kesitinde karşılaştığı Shin Hae-mi arasında Pierre Bourdieu’nun(2015)“kültürel sermaye” kavramına denk düşecek bir ayrım söz konusudur." Erdem İlic Sekans Aralık 2020 | Sayı e15

Son Yazılar

Hepsini Gör
Tüketim Boykotu Üzerine

Ekonomi kelimesi hane yönetimi anlamına gelen eski sözden gelir ( oikos-nomos ). Kapitalizmin egemenliğindeki dünyada ise teknik bir...

 
 
 

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating

YAZILAR

  • Youtube
  • Facebook
  • Twitte
  • Instagram

Gönderim işlemi başarılı

© 2021

İletişim

Masajınız başarıyla gönderildi.

bottom of page